dine hassasiyetimiz var demişler, hangi din olduğunu söylememişler ki. açıklamalarını yerinde buldum.

sanıyorsunuz ki dışarıdan bir düşman gelecek biz de işgal kuvvetlerine karşı savaşacağız. iç savaş çıkarsa kime karşı savaştığını bile bilmiyor olacaksın. televizyonda siyasiler kimi vur derse onun evini yakacak, malını yağmalayacak karısına kızına tecavüz edeceksin. aynısını sana yapmasınlar diye de komşundan korkar vaziyette çukurlarda saklanacaksın. tahlili doğru yapmak lazım. 100 sene önce memleketine gelen gavuru def etmek için savaştı dedelerimiz. bugün ise izmir’de yunanlar adana’da fransızlar görmeyeceğiz. sizin savaşıyoruz diye vurduğunuz kişiler ya alevi komşunuz olacak, ya solcu akrabanız olacak. kendi memleketinizin insanını düşman belleyip birbirinizi kıracaksınız. bunu reddedip yurtdışına kaçmak zorunda kalan kişiyi yargılayacak kadar elleri temiz olamayacaksınız.

daha çok kazanmak için haftada 40 saat çalışmadan 45 saate geçtim. 5 saatlik mesai artışı 2x maaş olarak cebime yansıdı. ileride kendi işimi kurup haftada 60 saat çalışıp gelirimi (2+n)x’e çıkarmak istiyorum. kısacası emeğin karşılığını aldığınızı hissediyorsanız, istediğiniz işi yapıyorsanız çalışmak kölelik gibi gelmiyor.

mecburen ertelenecek seçim için atılmış twittir. seçimin zamanında yapılmasına imkan görmüyorum. deprem bölgesinde oy kullanacak bina kalmamışken, depremzedelerin neredeyse tamamının kimlik kartı kayıp/enkaz altındayken, pek çok depremzede ikameti dışındaki illere yerleştirilmişken, ölenlerin kimlik tespiti yapılamadan gömülenler varken seçimin zamanında yapılacağını iddia etmek mantıksız geliyor.
kimliği bulunmayan vatandaşlar için geçici kimlik belgesi verilmesi gerekir ama depremin yarasıyla ne oy kullanacakları az çok belli olan seçmene hükümet "hızla" kimlik belgesi düzenlemeyecektir. aynı şekilde çeşitli şehirlere gönderilmiş vatandaşlar yine devlet eliyle oy kullanmak için ikamet ettikleri şehirlere taşınmayacaktır. ölenlerin kimlik tespiti tamamen gerçekleşmedikçe organize bir şekilde "yerine oy kullandırma" olayları yaşanacaktır. seçim sandığının konacağı konteyner, çadır vs kurulsa da sandığın güvenliğini sağlamak çok ama çok zor olacaktır. aklıma gelmeyen daha pek çok zorluk vardır. bu sebeple seçimin zamanında yapılması bana mümkün gelmiyor.

(bkz: yine seks hikayesi mi yazıyorsun feridun abi)

s*keyim böyle işi ya. erasmus, interrail, kazantip falan kovalaması, kelebekler vadisi bozmuş abi diye hayıflanması gereken gençler gayrisafi milli hasıla, kur korumalı mevduat, temettü falan diyor. belli kesimden torpili olan da saçlarını jöleleyip kısa paça dar pantolon giyip pudra şekeri solurken müslümanlık dersi veriyor. kazandığı paranın kaynağını kimse bilmiyor. gençliğimizi çürütenlerin allah belasını versin.

zorbalığın her çeşidi ananıza sövdürme garantili faaliyetlerdir.

tam sözlük özeti bir başlık olmuş. maaş başlığı açılsa herkes 50k üstü, araba başlığı açılsa herkes audi sahibi, seks başlığı açılsa herkes 30 cm üstü, sergi daveti yapılsa herkes istanbul dışında.
ben de maalesef katılamıyorum. katılabilmeyi çok isterdim ama şampanya eşliğinde istiridye hüpleteceğim lüks bir restoranda güzel bir yemek yeyip 30 cm üstü benjaminimi şenlendirmek içün audime atlayıp istanbul dışında olacağım çok üzgünüm.

denizler altın'dan yirmi bin fersah ileride sağda.

ülkemizde çokça yerde yenir.
(bkz: göğermiş peynir)