eternal sunshine of the spotless mind

2004

“why do i fall in love with every woman i see who shows me the least bit of attention?” joel

six feet under - sezon 3 bölüm 10
mayıs 2003

“it is like i'll fall for any guy who shows any interest to me” claire

esotsm en favori filmlerimden olsa da, biraz geç izlediğim six feet under da görmek benzer cümleyi bu kadar yakın tarihlerle acaba başka neler var duygusu oluşturdu.

ancak her ne olursa olsun senaryo, katman vs pek de favori filmimin değerini düşürmez 10 tane daha böylesine denk gelsem.

belliydi.

https://x.com/…734634?s=46&t=oghglj-b3yr4vcqosauamq

bugün 1 gol 1 asist.
yürüye dur crazy diamond.

fener kazandı,
rakipler kaybetti.
net.

kabul edelim.

diğer kanalda tayyip erdoğan ve kemal kılıçdaroğlu canlı yayına çıksa yine rating bu tarafta olurdu.

öyle bir büyüklük.

bir de tersi var düşünsenize,
mourinho'nun takımını yendim td, oyuncu motivasyonunu.

her türlü olay transfer. inanılmaz bir yönetim başarısı.
ama
şampiyonlar ligi finalinde açıklanması da ayrıca inanılmaz pr başarısı.

başarılar dilerim ki; bence üstte yazdığım gibi ekstra motivasyonluları yenerek daha da güzel daha bir şenlikli bir şampiyonluk gelecek.

kötü niyetli yöneticileri sebebiyle karamsarlığa düşmem.

ama kendileri şu an için, ülke futbolu ve ülkenin geleceğine dair tüm umutların düşmanı gibi davranıyorlar.
zira bu ülkenin insanları kendileri. büyük çoğunluklardan…

bu profili görmek sadece ülke futboluna dair karamsarlık yapmıyor haliyle.
kendilerinin tabiriyle ülkenin üçte biriler.
fenerliler, trabzonlular, beşiktaşlılar arasında da aynı profil var. ama bu taraftar grubu çok homojen gözüküyor.

imtiyazlı, ayrıcalıklı olduklarını kanıksamış gibiler.
bunu sadece psikolojiyle açıklayamaz hale geldim.

geneline demek istemiyorum ama sosyal medyada çoklar bu bahsettiğim profil.

küçük ve kötü kalpli yöneticilerin türk futbolunu kaosa götürecek tüm davranışlarını aklamaya çalışmaları, dün istifa deyip bugün imza veremeyen dönemsel yöneticileri sanki camialarının hiç yüz yıllık geçmişi onuru yokmuşçasına savunabilir hale gelmişler, onlara hesap soracaklarına.

rakiplerin başına gelen her şey müstehak, kendi başlarına gelen her şey hak.

başlarına gelen en ufak şeyde mağdur, rakipleri yaşadı mı mağrur.

şu yirmi yılda yaşananlardanbirisini yaşasalardı halleri ne olurdu bilemiyorum ama gidişat ülke futbolu açısından değil ülke adına çok ümit kırıcı.

dediğim gibi genelleme yapmak istemiyorum.

muhtemelen çoğunluklarını temsil ediyorlar ama; sosyal medyada seslerini bu bahsettiğim profiller kadar çıkarmayan asıl ve asil taraftarlarının da, bu düzene karşı dik duran fenerbahçe'yi, ama şimdi ama bir gün alkışlayacaklarını, bir gün esas güçlü sesi bu sessiz çoğunlukların çıkaracağı umudunu korumak istiyorum.

özellikle en tezat gelen profil muhalif olup da bu mağduriyeti görmeyip, düzenden yana olanlar. aklım almıyor. neyse deyip neyimiz düzgün deyip de geçebilsem keşke.
şimdi üşüşecekler dediğim profil ama bir yerlere not düşmem lazımdı. belki bir kişi sesini çıkarmaya başlar asıllardan, asiller'den, metin oktay ruhunu taşıyanlardan.

mehmet büyükekşi'den sonra tff başkanı olacak büyük futbol tutkunu.

lanet olsun tetikleyene lanet olsun alet olana, lanet olsun oh olsun diye seyredene.

lanet olsun sizin insanlığınıza, lanet olsun futbolun 'lider'leri dahil tüm sorumsuz yöneticilere.

yazıklar olsun size, saha dışında öldürmeye çalıştılar, saha içinde öldürmeye çalıştılar.

ne fenerbahçe nefretiymiş arkadaş. faşist rejimin düzeni gibi herkes seyrediyor.

lanet olsun kupanız şampiyonluğunuz birisi ölünce mi rahatlayacaksınız!

yazıklar olsun.

neden sevilmediğine cevap arıyorum. futbol hayattan, duruştan, hakkaniyetten, adaletten, bütün ömrünüz boyunca oluşturmaya çalıştığınız prensiplerinizden, ideolojik ve hayat görüşlerinden, vatandan, aileden sizden, benliğinizden, benliğinize öz saygıdan önemli değildir. neden sevilmediğini anlamaya çalışıyorum ve hep aynı yere dönüyorum.

“2011'den beri doyamadılar bizi yemeye. demek ki biz sistemin parçası değiliz. faili meçhul bulunmuyorsa, ülkemize saldıran terör örgütüne karşı tek savaşan fenerbahçe ise; fenerbahçe'nin mağdur edildiği, haksızlığa uğradığı, maddi manevi çektiklerine hiçbir devlet, hükümet, siyaset 'biz bunu nasıl gidereceğiz' demiyorsa bunlar da işin içindedir”