goygoy, boşvermişlik, devrim, entelektüelite bir yere kadar.
ben de 4 sene önce
toronto'da
unprovoked dedikleri bu tarz bir saldırıya maruz kaldım metroda. gerçi toronto'da toplu taşıma kullanıp maruz kalmayan yoktur herhalde. benim olay sadece yumruk ileydi. yumruk atan da sıska bir
afrikalı olduğu için küçük bir sarsıntının ardından
sol direkt kontra çıkarmıştım. bu tarz rezillikler haftalık olarak yaşanıyor kuzey amerika'da. o çok medeni kuzey amerika'larında. saniyesinde polise şikayetim sonrasında olayı incelemeleri 6 ay, adamı yakalamaları 1.5 sene, mahmekeye çıkartmaları 2.5 sene sürmüştü.
bu kızın katlediliş videosunun full halini izlerken önce boşluk hissettim. sadece boşluk.
darbeyi yedikten sonra ki yaşadığı şok. hayatının gözlerinin önünden film şeridi gibi geçmesi, zamanının kısıtlı olduğunu anlaması ve vazgeçiş.
bu boşluğun, işinden evine sakince giden bir insanın böylesine bir son ile hayata veda etmesi ile alakası var, evet ama diğer tahmin edilir bir çok şey de bu boşluğun içinde. katilin sakinliği, civardaki mikropların olaya müdahil olmayışı, katilin bir çok eski sabıkasının çıkması vs.
iryna için artık bizim soracağımız soruların bir önemi yok. sebebi malum, hayatta değil. ancak ben de artık bu soruların ve cevaplarının da önemli olduğunu düşünmüyorum. sonumuz hep aynı yere çıkıyor çünkü. bir milim ilerleme kaydedemiyoruz.
her şeyden önce olayın basına yansıması abd'de süregelen demokrat-trump çekişmesinin bir ürünü büyük bir ihtimalle. bu tarz videoların, hele ki sansürsüz full halinin medya ile buluşması o kadar kolay değil. olayın yaşandığı charlotte, red state diye geçen north carolina'da blue bir şehir benim bildiğim kadarıyla.
cumhuriyetçi politikacılar ve sosyal medya hesapları işin üzerine hemen ırkçı bir tutum ile balıklama atladı. 'demokratlar zencileri dışarı salıyor onlar da sokakta insan öldürüyor' diye. ve tabii onlara karşı kılıçları çıkartan sjw'ler var. ortalık savaş alanı yine.
keza durum burada da aynı. bu olayı ırkçı söylemler ile açıklayan türkleri bir kenara bıraksak bile, ırk gözüyle bakmayan türklerin kendi ülkelerindeki olaylara dair düşüncülerini sorsak,söylemlerinin çoğu kürtlere karşı ayrımcı, kürtlere sorsak onların da söylemlerinin çoğu arap ya da suriye'lilere karşı ayrımcı dil ile olurdu muhtemelen. en azından suriye'de olanları, filistine' verilmeyen desteği vs gördüğümüzde ben böyle düşünüyorum.
işte bu zincirleme boşluk hala bende o kızın darbeleri yedikten sonra şok içinde etrafına bakınması anında, karadeliğin etrafında dönüp sonrada bilinmeze kaybolan ışınlar gibi dönüp dönüp kayboluyor.
10 yıldır toronto'da yaşıyorum. hukuk alanında demokratlıkta abd demokratlarını aratmıyorlar. zebellah gibi siyahi kardeşlerimizin ne yaparlarsa yapsınlar kısa süre içinde aramıza döndüklerine birebir şahit oldum.
bir marksist anarşist kominist leninist artık ne derseniz deyin, bir solcu olarak bunu ırka indiriyor muyum? tüm bu görünenlere, yaşadıklarıma ve gördüklerime karşın tabii ki hayır.
bir başka cevap vereyim, daha 2 sene önce bir müslüman otobüste random bir kişiye 'are you muslim' diye soruyor. aldığı cevabı beğenmeyecek ki, başlıyor hz ali kılıcı gibi bir şeyle saldırmaya
https://globalnews.ca/…eo-terror-attack-surrey-bus/geçtiğimiz sene new york'ta yaşanan bir başka acı olayı hatırlarsınız. saldıran uçmuş bir latin lavuk.
https://www.youtube.com/watch?v=n_ikl3pjtugyine kanada'da 2 sene önce bir kadın otobüste yakılmıştı. abd'de kim bilir neler oluyor bize yansımayan.
peki sorun ne? tv'lerde ki şiddet pornosu mu? suça yatkın kişilikler mi?
bu kokuşmuş sistemde bir çözüm aramak ve tünelin yollarında ışığa doğru gitmek o kadar zor ki. adalet binalarında başlayan, kolluk kuvveti ile devam eden, hayatımızın birebir içinde olan şirketleri de içine alan bu sistem o kadar kokuyor ki.
bu sistemin kokuşmuşluğunu ortalığa sermeden başka konuları konuşmak gereksiz.
öldürülen iryna'nın sosyal medyasına biraz baktım, ukrayna milliyetçisi. biraz daha araştırma yapıp nazi sempatizanı ve nato'ya güvendiğini de öğrensem şaşırmam. ortalama bir ukrayna'lı profiline benziyor.
tabii ki iryna özelinde bu önemli değil, ama bu işte bu kokuşmuş sistem ukrayna'yı bir cehenneme çeviriyor, silah gönderdikçe gönderiyor, kendi vergi mükellefinden alıp oraya gönderiyor, oradan alıp kendi ultra-zenginine gönderiyor, kendisi rusya ile göğüs göğüse çarpışmaktan kaçınıyor. paralı askerleri komutan olarak gönderip ukrayna vatandaşlarını döve döve cepheye o paralı askerlerin emrine gönderiyor. 2 yıldır ukrayna'da seçim yaptırmayan başkan komedyeni ağırlayıp kendi ülkesinde hakaretler ediyor, tv'de vergisi çalınan halk bunla eğleniyor. sonra yine bu savaşı başlatmış demokratların hukukunun bir sonucu olarak cani bir katil salıverilmiş halde gezerken, nazi de olsa, melek de olsa, ne olursa olsun o an için masumluğu kesin olan bir kızın boğazına hayvanca saldırıyor.
sonra yine kimin vicdanen haklı olduğuna dair demokrat ve cumhuriyetçiler arasında kıyasıya bir klavye savaşı izliyoruz.
adam uykusundan uyanıp bıçağını çıkartıyor, önünde ki hiç tanımadığı kızı öldürüyor ve sonrasında 'i got the white girl' diyor.
bunun islah edilmesinin şu anki demokrat-cumhuriyetçi anlatının çatıdan başlayıp en ince yapı taşlarına kadar tek tek sökülmesi ile başlayacağını düşünüyorum. netflix rezilliğinden şirketleşmeye kadar, sadece politikacılar yetmez. hepsinin sökülmesi lazım.