“hayat böyle bi' şey mi yani? kızlar koca bulup yavrulamaya, erkekler sıfır tempra alıp koyu fenerbahçeli olmaya mı geliyo bu dünyaya?

yaşam dediğin sanattır. sırf evin içinde geçse bile... insan hoş bi' yemek keşfeder, değişik bi' çiçek yetiştirir.

kızlar zengin koca bulmaya, erkekler kurnaz olup köşe dönmeye, arada bi' alman hocalar, bulgar antrenörler desteğinde "avrupağğ duy sesimizi" demeye geliyoruz şu dünyaya.”

bi' sokrates değildi belki ama sıdıka saka da kendi çapında büyük bi' düşünürdü.

- şu galaksinin en zavallı yaratıklarıyız kız!

piyasaya yeni düşmüş teddy swims şahaneliği. teddy swims beyciğim david guetta sponsorluğunda yine öttürmüş. şu bebenin 92 doğumlu olmasını zinhar beynim almayacak.

gone gone gone

we were fire, impossible to tame
like oil in the ocean, no way to put out the flame
we were just running, eyes closed in the dark
headed for a wall, full speed, it's 'bout to leave a mark
and it was freedom, you hold me, i scream your name
through all of the madness, i take the blame
and i...
i only want you when you're gone.

when you're gone şarkısında dolores o'riordan da benzerlerini söylemişti. kendisini anmadan olmaz.

du bi dab du bi dab du bi dab.

sigrid - everybody knows

everybody knows that the boat is leaking
everybody knows that the captain lied
everybody got this broken feeling
like their father or their dog just died.

(bkz: are you sex)

metro yürüyen merdivenleri kabusum resmen. dümdüz metal bi' kaydırak gibi görüyorum, adım atamıyorum yerimden, donup kalıyorum.

bi' de sürekli tanımadığım insanları tanıdığım insanlara benzetip uzaktan salakça gülücüklerle el sallıyorum… ama yakınına gidince meğersem o değilmiş.

6 numara astigmattan selamlar. gün yüzü görmedik.

rabbim kadınlar protez tırnak belasına falan düşmesin diye böyle bi' şahanelik göndermiş ve asla değeri bilinmiyor limon yağının.

muazzam bi' tırnak uzatıcı ve besleyici kendisi.

etrafımda güzelim tırnaklarını protez - jel tırnaklarla heder etmiş kadınları görünce ben çok üzülüyorum. yargılamıyorum, herkesin güzellik anlayışı çok farklı ama bana asla güzel gelmiyor.

jel tırnaklar çıkarıldıktan sonra görüyorum mesela üzerleri tırtırlı, hava alamamış, sararmış, berbat tırnaklar var o güzel diye bakmaya doyulmayan jel tırnakların altında. mecbur bi' daha gidip yaptırıyor insanlar, çünkü kendi tırnaklarına yaptıklarına kendileri bile tahammül edemiyor bence - kısır döngü.

tırnaklarınıza güzel davranın. bi' insana tırnak bakımından kendisine verdiği özeni görebilir uslu bi' çocuk olursanız kişilik analizi bile yapabilirsiniz.

her neyse...

temizlenmiş, türk kahvesi telvesi + hindistan cevizi yağı ile peeling yapılmış, törpülenmiş - arındırılmış yani ilgi görmüş tırnaklarınıza limon yağını güzelce sürüp elinizle fıçıfıçılayarak tırnak etleriniz ve tırnaklarınıza güzelce yedirin. rutin olarak buna sürekli devam edin. tırnaklarınızın gayet sağlıkla uzadığını göreceksiniz.

limon yağı tırnaklarınızı besler, uzatır ve sertleştirir. kat kat ayrılan, çat diye kırılan tırnaklarınız varsa onları da iyileştirir çünkü c vitamini deposu <3

çat diye kırılan tırnaklarınız gibi çat diye kırılan bi' kalbiniz de varsa onun için bi' uçucu yağ önerim yok ama keşke olsaydı. evet.

kendin olabilmektir.

kendi soyağacımdaki, kendi kanımdan kadınlar arasından kimse tarafından sorgulanmadan - yargılanmadan istediği gibi yaşayacak kadar şanslı tek kadın bendim. benden öncesi kaos.

kendimin aynısından bi' tane daha büyütüyorum. o da kendi ayağı üzerinde duracak, kendi kendine yetecek, kendi olabilecek ve hep zengin kalacak.

beyaz yakalının ab-ı hayat suyu. güne sayesinde tutunuyoruz, iyi ki var.

bi' çok kadın.

bence kadınlara kadınlık - dişillik aurası 40'lı yaşlarına doğru geliyor. öncesinde bi' genç kızlıktan genç kadınlığa geçiş dönemi var.

kadınların erkeklerin peşinde kendilerini heder ettikleri, sevilmek için çırpındıkları, beğenilmek için delirdikleri, kıskançlıktan kafayı falan yedikleri dönem.

bu dönem tam olarak 39 yaşın sonuna doğru bitiyor. yeni bi' aydınlanma geliyor kadına.

"gelmişim 40 yaşına sikerler bu saatten sonra" kafası o. bu aydınlanma geldikten sonra kadın daha güzel bakıyor kendine. sağlığı için besleniyor, iyi hissetmek için spor yapıyor, sevdiği kitapları okuyor, kendi tarzını buluyor çokça değişiyor ve güzelleşiyor. o albeni dediğiniz şey kadın aura'sıdır. kadın tamamlandığında çıkıyor.

ben şuraya aura eşiği arşlarda 2 tane 40 yaş üzeri kadın bırakıyorum. (ama siz yine de bi' köşede 40 yaş ve üzeri kadınları gömmeye devam edin)

görsel
görsel

#171522751

ekim ayının gelmesine bi' kaç gün, yılın bitmesine ise bi' kaç ayın kaldığı şu günlerde geri dönüp geçen senenin 12 üzüm ritüelini bi' daha değerlendirmek istedim.

öncelikle doğru üzümü bulamama probleminden sonra yenilen (yenilebilemeyen) üzümlerin de çekirdekli çıkması sonucunda ben ritüeli tamamlayamadım ve adayı terk ettim. dolayısıyla bütün dilekler elimde patladı.

pek sevgili arkadaşım arıcıklakurbağacık alkolden sağlam kalan 2 beyin hücresiyle dünya barışı falan diledi, zaten olacak iş değil. sonuç olarak bi' şeyler olur gibi oldu ama bi sik olmadı arkadaşlar.

dilediğimiz bütün dilekler elimizde patlamış.

n'apçaz be kamil diye kendi kendime düşünürken dileklerimin olmayışına, bi' tanesinin olur gibi olup sonucunun beni mutlu etmeyişini falan hep yanlış üzüm tercihimize bağladım ben şahsen.

dolapta yeşil üzüm vardı, tek tek yıkadım - tepsiye dizdim. yılbaşı için üzüm donduracağım.

görsel

elalem yazdan kış için domates konservesi falan yapar, ben de üzüm donduruyorum yılbaşı 12 üzüm ritüeli için. çünkü neden olmasın?

rabbim kanat verseydi kesin ters uçardım ben.

çok kaliteli bi' ölü insan mizahı.

görsel

(ben de yapacağım)