kolay kolay küfür eden biri değilim hatta ağzımı nadiren yüksek sesle bozarım ama sikicem artık buranın fay hattını da. iki gün huzur vermiyor. bok var, sallan dur bok var.
tanım: içimizden dışımızdan kusulan depremlerden biri daha.
burhaniye, iskele.
şirin roma dondurma 35 tl.
aynı zamanda kamudaki doçentlerin ham maaşlarını da geçmiştir.
bu ay amazonprime'a 24. sezonu gelen dizi ve ben önceki 23 sezonu çoktan bitirdiğim için bunu heyecanla izlemeye koyuldum. criminal vakaları sevenler için güzel bir dizi. law and order klasik yapımından bile daha güzel olabilir. seçemedim şimdi hangisi daha iyi.
(bkz:
yanık saraylar)
edit: bu entirden yola çıkarak mesaj atmayınız. bakınıza tıklarsanız kitap hakkında biraz daha fazlasını okuyabilirsiniz.
bu hafta, birinci gastrofesti'ni düzenleyen popüler tatil bölgesi.
yeni bir süreç olduğunu varsayarsak, etkinlik fena değildi. bunun yanında çok daha iyisi yapılabilir. sonraki yıllarda geliştirmek üzere çaba sarf etmelerini umuyorum. iyileştirilebilecek gözlemlerim:
-ınstagramdan sürekli etkinlikle ilgili paylaşımlar yapılıyor, aktif bir iletişim var ama bu iletişim tek yönlü. oradan sorduğum sorulara yanıt alamadım. görmüyorlar bile. oysa sağlıklı iletişimde çift taraflı akış olmalıydı. bölgeye gidecek ziyaretçilerin sorularına online olarak cevap verebilmeliler.
-etkinlik alanı çok dardı. kırlangıç merkezi bu açıdan yetersiz kalmış. etkinliğe katılan firmaların standları aşırı bitişikti. bu nedenle rahat rahat tadım yapmak, standları incelemek mümkün değildi. çok fazla kalabalık oluyordu. sonraki yıllar için stand alanları genişletilmeli.
- etkinliğe katılım yapan firma sayısı ayvalık gibi hizmet sektörünün yoğun olduğu bir alan için çok yeterli değildi. alan genişletilirken işletme ve stand sayısı da artırılmalı.
-katılım yapan işletmeler için ücretsiz tadım yapabileceğiniz sadece birkaç zeytinci vardı. bunun dışında diğer alanların hepsi ücretli hizmet veriyordu ama aldığınız şeyleri yiyebileceğiniz yeterli oturma alanları da yoktu. eğer bir gastrofestten bahsediyorsak ücretsiz tadım kısmı her firma için bir reklam gibi görülmeli. bana parayla sattığı ürünlerin benim için önemi yok. ben zaten senin restoranına da gelir yerim parayla yiyeceksem. sen bana orada, en lezzetli ürünlerini ücretsiz tattıracaksın ki restoranına gelip ücret ödemeye ikna olayım.
-workshop alanında seyircilerin oturması için ayrılan sandalyeler güneşin altındaydı, insanların uzun süre oturabilme şansı yoktu. güneş çarpmasından azıcık oturan kalktı. seneye üstü kapatılan gölge bir alan yaratılmalı.
-yat ve teknelerde yapılan ve özel konukların ağırlandığı daha elit etkinlikler de gördük ama kırlangıcın yanına, denize birkaç tekne çekip onların içinde de gastro tanıtım ve tadımları yaptırmak ziyaretçiler için daha hoş olurdu. o özel ve elit eğlenceler yerel halka pek erişemedi.
bireysel abonelere bile ayda 800 tl fatura çıkarmayı biliyorlar, utanmadan bu mesajı atıyorlar
görsel
izlemekten çok keyif aldığım dizi. bunun yanında izledikten sonra seinfeld'i tekrar izlerseniz bazı benzerlikler görebileceğiniz dizi.
örneğin seinfeld 3*6'da yetişkin bezi teması, hemen peşinden 3*7 ıq test temasımı görmek mümkün. gibi'nin de en keyifli göndermelerindendi. sadece 25 sene önce yapılmışlardı.
6*6 spoiler
aile ve yakınların, kimi zaman ergen çocuklarının hayatlarını düzelteceğiz diye piç edebildiklerini işleyen bir bölüm olmuş.
çocuk hapse düşmüş, eğitim alamamış, ev kuramamış. hapishanede bağlamacı olmuş ve sonra da aslında hiç anlaşamadığı o babası ve bir de üvey annesiyle birlikte yaşamak zorunda kalan bir adama dönüşmüş. bunu da sanki işin sonunda iyi bir şey olmuşa bağlamalarından hoşlanmadım.
dizginlenmesi zor bir ergen profili çizmişler ama zaten o yaştaki erkeklerin çoğu öyle. kendi haline bıraksalar çocuk yolunu bulacaktı belki. hayatın en güzel yılları hapiste geçmeyecekti.
özetlemek gerekirse. bu bölümden, genel temadan keyif almadım.