harikulade galerie d'apollon, bana uzun ama kesin bir tür
inisiyasyon gibi görünüyordu; o yüce kemerli tavanı ve olağanüstü parıltılı parkesiyle, içinden adım adım, soluk soluk geçtiğim görkem duygusunu bana yavaşça sindiren bir tünel gibiydi. bu görkem, aynı anda sayısız anlam taşıyordu: yalnızca güzelliği, sanatı ve yüce tasarımı değil; tarihi, şanı ve kudreti de, kısacası dünyanın en zengin ve en soylu ifadesine yükselmiş hâlini.
a small boy and others - (bkz:
henry james)