(bkz: hamilton)

hamilton müzikali şarkılarından.

(bkz: lin-manuel miranda)

(bkz: #62488430)

https://www.youtube.com/watch?v=yil1oigzudg

[aaron burr]
how does a bastard, orphan, son of a whore and a
scotsman, dropped in the middle of a forgotten
spot in the caribbean by providence, impoverished, in squalor
grow up to be a hero and a scholar?

[john laurens]
the ten-dollar founding father without a father
got a lot farther by working a lot harder
by being a lot smarter
by being a self-starter
by fourteen, they placed him in charge of a trading charter

[thomas jefferson]
and every day while slaves were being slaughtered and carted
away across the waves, he struggled and kept his guard up
ınside, he was longing for something to be a part of
the brother was ready to beg, steal, borrow, or barter

[james madıson]
then a hurricane came, and devastation reigned
our man saw his future drip, dripping down the drain
put a pencil to his temple, connected it to his brain
and he wrote his first refrain, a testament to his pain

[burr]
well, the word got around, they said, “this kid is insane, man”
took up a collection just to send him to the mainland
“get your education, don’t forget from whence you came, and
the world's gonna know your name. what’s your name, man?”

[alexander hamılton]
alexander hamilton
my name is alexander hamilton
and there’s a million things ı haven’t done
but just you wait, just you wait...

[elıza hamılton]
when he was ten his father split, full of it, debt-ridden
two years later, see alex and his mother bed-ridden
half-dead sittin' in their own sick, the scent thick

[full company except hamılton (whispering)]
and alex got better but his mother went quick

[george washıngton]
moved in with a cousin, the cousin committed suicide
left him with nothin’ but ruined pride, something new inside
a voice saying

[washıngton]
“you gotta fend for yourself.” [company]
“alex, you gotta fend for yourself.”
[washıngton]
he started retreatin’ and readin’ every treatise on the shelf

[burr]
there would have been nothin’ left to do
for someone less astute
he woulda been dead or destitute
without a cent of restitution
started workin’, clerkin’ for his late mother’s landlord
tradin’ sugar cane and rum and all the things he can’t afford
scammin’ for every book he can get his hands on
plannin’ for the future see him now as he stands on
the bow of a ship headed for a new land
ın new york you can be a new man

[company]
scammin’

plannin’
oooh...
[company]
ın new york you can
be a new man—
ın new york you can
be a new man— [hamılton]
just you wait!

just you wait!
[company]
ın new york you can be a new man—

[women]
ın new york—
[men]
new york—
[hamılton]
just you wait!

[company]
alexander hamilton

we are waiting in the wings for you

you could never back down
you never learned to take your time!

oh, alexander hamilton

when america sings for you
will they know what you overcame?
will they know you rewrote the game?
the world will never be the same, oh

[burr]
the ship is in the harbor now
see if you can spot him

another immigrant
comin’ up from the bottom

his enemies destroyed his rep
america forgot him
[company]
alexander hamilton

waiting in the wings for you

you never learned to take your time!

oh, alexander hamilton
alexander hamilton…
america sings for you
will they know what you overcame?
will they know you rewrote the game?
the world will never be the same, oh

[men]
just you wait

[company]
just you wait

[mullıgan/madıson & lafayette/jefferson]
we fought with him

[laurens/phılıp]
me? ı died for him

[washıngton]
me? ı trusted him

[elıza & angelıca & peggy/marıa]
me? ı loved him

[burr]
and me? ı’m the damn fool that shot him

[company]
there’s a million things ı haven’t done
but just you wait!

[burr]
what’s your name, man?

[company]
alexander hamilton!

kendisi sevdiğim bir kişi olduğu için nickime onun ismini koydum. alexander hamilton'ı ilk kez 10 doların üzerinde görmüştüm. kutsal bilgi kaynağı mod on. diğer yazarların yazdığı gibi kendisi abd'nin ilk hazine bakanıdır. yanlış hatırlamıyorsam st kitts and nevis island'da iskoç bir baba ve karayipli bir annenin oğlu olarak dünyaya gelmiştir. 1772'de karayipler'den amerika'ya göç etti ve burada columbia üniversitesi'ne başladı. amerikan bağımsızlık savaşı başlayınca orduya katıldı ve siyasi hayatından önce tümgeneral rütbesine kadar yükselerek ne kadar iyi bir asker olduğunu gösterdi. savaş bitince parlamentoya girdi. 1796 ve 1800 yıllarında başkanlığa adaylığını koydu ama hiçbirini kazanamadı.(g.washington ve (bkz: thomas jefferson)'a kaybetti.) tahmin ediyorum ki 2. seçimde thomas jeffersonla arası bozuk olduğu için jefferson'ın yardımcısı (bkz: aaron burr) ile düello yaptı ve vurularak 1804'te öldü. new york city'de trinity church mezarlığı'nda bir anıt mezarı bulunuyor, nasip olursa bir gün görmeyi isterim.
birde kendisin hakkında yapılan (bkz: hamilton) müzikalı var. belki gösteride trump karşıtı bir hareket yapıldığını duymuşsunuzdur. (bkz: lin-manuel miranda) tarafından yaratılan bu müzikalde en çok my shot şarkısını seviyorum, dinlemenizi öneriyorum.
yargı üç devlet kuvveti arasında en zayıfıdır. - alexander hamilton

amerika birleşik devletleri'nin bugünkü devasa ekonomisini ve sanayisini bir nevi borçlu olduğu kişi. zira abd ingiltere'den bağımsızlığını kazandığında bir tarım ülkesinden başka bir şey değildi. gelişmiş avrupa devletlerine göre rekabet gücü son derece azdı. ülkesinin endüstri gücünün artması için ithal mallara yüksek tarifeler konulması konusunda bir rapor hazırlamış ama bu raporda sunulan düşünceler tam anlamıyla ancak, kendisinin ölümünden sonra yürürlüğe girmiştir. "bebek endüstri" kavramının yaratıcısıdır. bugün serbest ticaretin kalesi konumundaki abd, alexander hamilton'un yüksek koruma ve devlet sübvansiyonu içeren fikirleri sayesinde bir sanayi devi haline gelmiştir.

"bir ulusun ekonomisindeki en önemli gelişme herhalde doğru düzgün bir işbölümünün yapılmasıdır." diyen pragmatist kurucu baba. ^*

yaygın bilinenin aksine amerika birleşik devletleri başkanı'nın abd doğumlu olması şartı hamilton'un önünü kesmek için alınmış bir karar değil, bu şart ^* abd doğumlu olmaya ek olarak başkan olmak için amerikan anayasası kabul edildiği tarihte amerikan vatandaşı olmayı da yeterli sayıyor. zaten hamilton'un önerdiği anayasa taslağında da birleşik devletler doğumlu olma şartı yer alıyor.

yahudi olduğu iddiası ise somut kanıtı olan bir bilgi değil, annesinin resmi eşinin yahudi olabileceği ve bu durumda evlilik dışı da olsa hamilton'un da yahudi olacağını iddia eden bazı tarihçiler var. aşırı dindar olmasa ve hatta yer yer deistliğe kaydığı düşünülse de hristiyan olduğu ve aaron burr ile düellosunun arkasından ölmeden önce son kez dua için rahip çağırttığı biliniyor.

10 dolardan resminin kaldırılma kararı ise hamilton müzikalinin beklenmedik popülaritesi sebebiyle ertelendi.

ayrıca muhtemelen abd tarihinde ve modern batı demokrasilerinde seks skandalı yaşayan ilk isim de kendisi. çok özetle evli bir kadınla ilişki yaşayıp eşine toplamda bugünün parasıyla yaklaşık 40000$ gibi bir ödeme yapmış. yıllar sonra bu ilişki usulsüzlük iddiasıyla birlikte ortaya çıktığında "bunlar montaj" demek yerine (ki yıl 1796, montaj olacak bir şey de yok daha) 95 sayfalık bir bildirge ile ilişkiyi kabul edip detaylarına kadar anlatmış, usulsüzlükleri de belgeleriyle yalanlamış. tüm metin şuradan okunabilir. bu skandal sırasında james monroe ile birbirlerine girmişler, olayın düelloya gitmesini ironik bir şekilde aaron burr engellemiş. daha detaylı hali drunk history kanalından lin-manuel miranda'nın anlatımı ile izlenebilir.

"alexander hamilton (1755-1804) ilk washington kabinesinin hazine bakanı olarak görev yaparken, amerikan eyaletlerinin savaş borçlarını birleştiren bir ulusal borç kurumu ve merkez bankası oluşturarak “mali federalizm” olarak bilinen merkeziyetçi bir siyaseti uyguladı."*

*sinan birdal, evrensel, 27.05.2020

(bkz: hamilton anı)

bir pulitzer ödülü, iki grammy ödülü, bir emmy ödülü, bir macarthur "dahi" ödülü ve üç tony ödülü olan ve 2016'da broadwayi kasıp kavuran lin-manuel miranda'nın şaheseri. hamilton çıktığı sene tony ödüllerini silip süpürmüştü(tam tamına 11 tony ödülü). gidip de canlı izlemek nasip olmadı ama disney bizim için 75 milyon dolar bayılıp haklarını satın almıştı. normal sezonda bile yüzlerce dolara yer bulamazken artık evinizin salonunda bu enfes müzikali izleyebilirsiniz.

(bkz: lin-manuel miranda)

adına yazılıp çizilip söylenen müzikalde, adaletli, hırslı, kaybedecek bir şeyi olmadığı için tüm kartları sonuna kadar açık oynayan bir asker canlandırılmıştır. bununla beraber, gönlü geniş olmasına rağmen, ailesine olan sadakati de kişiliğinde bulunan nadir tezatlardan birine sebep olmakta.

kimdir?
- formal tanım: amerika birleşik devletleri tarihindeki ilk hazine bakanı ve amerika birleşik devletleri'nin mali sisteminin kurucusudur. aynı zamanda ülkenin kurucu önderlerinden ve amerika birleşik devletleri'nin ilk partisi olan federalist parti'nin kurucusu ve teorisyenidir.

- informal tanım: geçmişi olmayan bir ülkeye gelecek inşa etmiş önemli isimlerin arasındadır. hatta en önemlisidir belki. george washington'ın liderliği, thomas jefferson'ın vizyonerliği, benjamin franklin'in aklıyla başlayan abd hikayesi şüphesiz alexander hamilton'un pragmatistliği olmasaydı olmazdı. bu grubun uygulayıcısı, iş yapıcısı hamilton'dı demek yanlış olmaz.

nasıl?
hamilton'ın hayat hikayesi epey acıklı. babası küçükken terk ediyor. 12-13 yaşlarındayken annesiyle aynı hastalığa yakalanıyor, kendisi kurtulurken annesi yanı başında ölüyor. bundan sonra hamilton ölümü her yerde ve her an görüyor, farkında olarak yaşıyor. "yarın diye bir şey yok, bugün ne yapabiliyorsam yapmalıyım" mottosuyla yaşamaya başlıyor.

"do it."
nike'ın just do it sloganından daha etkili olan "do it" ise bir başka mottosu adamın. -*just do it umursama ve devam et gibi bir şey ifade ediyor bana, düşünmeden yap gibi, bundan sevmiyorum pek sanırsam.*-
duello yaptığı sabahın öğlen ve akşamında planları ve randevuları varmış hamilton'un. ölebilirsiniz yani duello bu, ki ölüyor da zaten -spoiler alert, geç oldu, sorry :( - ama "ölebilirim belki bu mümkün, peki ölmezsem ne yapıyoruz bugün" diye plan yapmak nasıl bir kafadır? (stoicism loading) adamın olayı icraat. adamın olayı aksiyon ve harekete geçmek.

şu sözü muazzam kendisinin;

"men give me credit for some genius. all the genius ı have lies in this; when ı have a subject in hand, ı study it profoundly. day and night it is before me. ı explore it in all its bearings. my mind becomes pervaded with it. then the effort which ı have made is what people are pleased to call the fruit of genius. ıt is the fruit of labor and thought."

yani diyor ki haşmetli, benim bi deham yok, o deha dediğiniz şeyde gece gündüz konu üzerinde düşünmek, kafa yormak var.

özetle, alexander the "do it".

kıps; abd'nin ilk seks skandalının öznesi olması da ilginç bir hikaye gerçekten. he just done it :)