balyoz ve ergenekon davalarını es geçen kişilerin zırvasıdır. hangi davaların doğru hangi davaların düzmece olduğunu zaten elde edilen kanıtlar gösteriyor. sen fener 10 maçta şike yaptı diyeceksin, elinde telefon kayıtlarından başka bir kanıt olmayacak. o telefon kayıtlarının da güvenilirliği şüpheli. 17-25 aralıkta ayakkabı kutularında paralar, para sayma makineleri gibi bir çok somut kanıt vardı. ben savcı olsam. böyle bir dava yönetsem. telefon konuşmaları yapıldığı gün şike alıp veren kişilerin hesaplarını mahkemeye veririm, el konulan paraları mahkemeye veririm, a kişisi ile b kişisi şike görüşmesi yaparken basarım. bunlar ligin bitmesini bekliyor, şampiyon fener olduktan sonra "biz sizi takip ettik, şike yapmışsınız" diyorlar. kanıt? telefon kayıtları. ligin bitmesini neden bekliyorsun? eğer tek bir maçta bile şike konusu geçtiyse zaten baskını yapar suç üstü adamları yakalarsın. son olarak, fenerbahçe şike yaptı diyenler fetöcüdür. hadi siz de bana fetöcü olmadığınızı kanıtlayın bakalım.

17-25 teki hemen hemen her şeyin düzmece olduğunu herkes bilir. 3 temmuza da öyle bakar. ama onca tape onca konuşmayı napıcaz dediğinizde türlü türlü cevaplar alırsınız ama dayanağı olmaz.

ulan cogu gercek herkes biliyo bunu ama usulü yanlış

kumpas olmasi dogru olmadigi anlamina gelmedigi icin teknik olarak hakli.
sorusturmalarda, tapelerde besiktas var, trabzonspor var ama bilin bakalim sicili kabarik olmasina ragmen hangi takimin ismi gecmiyor?
evet evet o takim.
iste bu sebepten 3 temmuz kumpastir.
tek basina fenerbahce'nin suclanmasi kabul edilmiyor. sivasspor'a hamsileri gonderdigi halde utanmadan lig sampiyonu oldugunu iddia eden trabzonspor sutten cikmis ak kasik oldu. sikeden ceza alan, kazandiklari turkiye kupasini iade ettik demelerine ragmen etmedikleri ortaya cikan besiktas yine ayni sekilde fenerbahce'yi sike yapmakla sucluyor.
bu surecten en zararli cikan, ismi lekelenen, milyonlarca euro gelir kaybina ugrayan fenerbahce oldu.
kumpas baska nasil olacak amk?

sizin bu yaptığınız havanda su dövmek.

3 temmuz süreci yargılandı temizlendi. en azından eldeki delilleri tapeleri biliyoruz buna göre bi yargıya yani kumpas ua da gerçek bilgisine ulaşabiliyoruz. biraz araştırmayla mahkeme kararlarına ulaşabiliyoruz.

17-25 aralık ile alakalı ne biliyoruz? bir yargılama oldu mu? kendini aklama oldu mu? benim bildiğim herhangi bir savcı el atmadı konuya. bundan dolayı buna kumpas ya da gerçek denilmesi sadece kendi fikrinizdir. 3 temmuzla ilgili bilirkişi raporlarını sunarak bak bu kumpas diyebilirsin ama 17-25 aralık tapeleri için hangi bilirkişi raporunu sunacaksın?

ezbere konuşuyorsunuz..

edit: o zaman balyoz ve ergenekon vs.. davaları da aklanan davalarda gerçek değil!! bunumu demek istiyorsunuz. şerefli türk subayları gazetecileri de aynı savcılarla hakimlerle yargılandı.

lafınızın nereye gittiğini bi düşünün öyle yazın.

3 temmuz süreci yargılandı ve mahkum oldu.

daha sonra temizlenme dedikleri kanun geriye doğru değiştirilerek mahkemede sanıkların da itiraz etmedikleri deliller (tapeler) yok sayıldı ve delil yetersizliğinden beraate çevrildi.

kumpas davası dedikleri de, işlenen suçlardaki örgüt suçlaması boşa düşürüldü, ortada bir örgüt olmadığına karar verildi ve örgüt yapılanması üzerinden savunulan iddianamenin haksız olduğu söylendi. sanıkların münferit suçlarına dair bir karar yok. onların bir kısmı hapiste cezalarını çekti, bir kısmı da bir önceki paragrafta söylediğim şekilde delil yetersizliğinden beraat etti.

yani danışıklı mahkeme kararlarına rağmen ortada aklanan bir şike, kumpas kurulan bir kulüp falan yok.

ama fenerli yüzsüzlüğü ve yalancılığı bu konuları da çarpıtmakta sakınca görmüyor. okuyan da sanır ki kumpas kurulmuş sahte deliller yerleştirilmiş falan...

edit: sportif yargılamada herhangi bir delili yok saymak mümkün olmadığı için uefa ve cas şike cezalarını verdi ve tescilledi. isviçre federal mahkemesi de bu sürecin doğruluğunu ayrıca onayladı.
uefa'nın ilgili sayfasında şikeciler listesinde fenerbahçe'nin ismini görebilirsiniz.

edit2: sonuçta şeriatın kestiği parmak acımaz. beraatse beraattir. ancak tff, mahkemenin şikeden aziz yıldırım, şekip mosturoğlu ve ilhan ekşioğlu'nu suçlu bulduğu günlerde de (ki son ikisi karara itiraz etmediler bile, kabul ettiler) şike sahaya yansımamıştır diyerek fenerbahçe'ye ceza vermemişti. dolayısıyla fener'in şikeden cezasız yırtmasının sebebi uyduruk beraat kararları değil, demirören tff'sinin hukuk katilleridir.

17-25 aralık kumpas 3 temmuz doğru diyen gsli ile aynı kafadadır. dürüst değildir.

iki olayın içeriği de doğru. ama emir vereni farklı. bir bjk'li.

"bu tarla bir şeydir, nasıl söyleyim, yani maçla ilgili bir şey değil yani, 3 tane tarla var işte, ekinler diyor suya çıktı, ya kurban kesiyor gidiyor. her hafta da eyüp sultan' a gidiyordu. her hafta gidiyor, bizim burada konuşmalar da var. hocaya gittik mi, camiye gittik mi, ne yaptın, tamer beye söylüyorum; " ne yaptın, gittin mi, hallettin mi?" diyorum. camiye gidiyor, eyüp sultan’a kurban kesmeye. biz deplasmana gittiğimizde tamer bey gidiyor, eğer deplasmanda değil içeride ise beraber gidiyoruz, kurban kesiyoruz. şimdi buradaki konuşmada da yani bu şeyi, tarla işini; maçları, tarla maçları sürmek de dilek anlamında kullanıyorduk"

(bkz: aziz yıldırım'ın tarla savunması)

17-25'te yolsuzluk var..3 temmuz'da da şike var..
bunları sağır sultan bile biliyor..
ama iki davayıda çeşitli güç odakları kapattı..