geçen bir tekstilci daha dert yanmıştı, kıyafet bulamayacak millet diye. 23 senedir desteklerken bu günlerin geleceğini hesap etmediniz mi? koca koca iş adamlarısınız, havayı koklayamadınız mı? şu anda hakan tosun cinayetini dinliyorum tv'de. morgda bekletilirken keyfi gelmeyen savcıdan bahsediyorlar tam şu an, özgür özel araya girip sormuş ne oluyor diye. adli tıptan bile savcı gelmiyor denilmiş, düşün öyle bir ülke işte. ülke çürürken, cebiniz dolarken her şey çok iyiydi, daha büyük bir türkiye için hepiniz evet diyordunuz. para kazanmaktan başka bir derdiniz olmadığını bilmesem inanırdım da, biliyoruz maalesef. dondurmayı yarınlar yokmuş gibi yalarken iyi, bayat külahına gelince kötü... yok öyle olmuyor işler be dayıcım.
sayın kiğıllı, biz çoktan yarrağı yediydik. siz yalamakla meşgul olduğunuzdan farketmemiştiniz. size günaydın diyelim o zaman.
açıklamanın ekşisözlük'e sponsorlü düşmesi manidar. haber sitesinin reklamı mı, kiğılı mı, başka bir dert mi?
her şey bitirildi tekstil sektörü mü kalacaktı?
önce hak hukuk adalet
önce bir kişinin maksimum 2 kez cumhurbaşkanı seçilebilme yasası.
sonra tekstile gelir sıra.
2-3 yıl önce de "ekonomi bitik, batıyoruz" diye ağlamasının ertesi günü geri vites yapan rte'nin has adamının açıklaması. yarın görürsünüz nasıl döneceğini!
meşazını aldım aptullah kardeşim, ben de evet diyorum.
meali: ben çoktan pılıyı pırtıyı mısıra taşıma planlarımı tamamladım. şimdi ortaya falan çıkarsa diye bişeyler gevelemiş olayım. herkes oh olsun falan demiş de, bunlara bişey olmaz arkadaşlar. biz kendimizi düşünelim, donsuz kalcaz yakında bu gidişe göre.
abdullah abi zaten naylonu dayıyorsun, gidersen git. alırım bim poşetini giyerim üstüme senin gömleklerden çok farklı değil.
size tekstil sektörünün içinden olan bir arkadaşınız, abiniz veya kardeşiniz olarak biraz gerçek bilgi vereyim.
tekstil sektörü bitiyor evet, bunun birkaç sebebi var.
1) artan maliyetler
özellikle enerji kaynakları ciddi bir maliyet artışında. elektrik, su, doğalgaz gibi zorunlu kaynaklar tekstil sektörünün en büyük gider kalemidir. son yıllarda bu kaynaklarda müthiş bir artış var. bu da maliyetleri çok ciddi oranda artırıyor. örnek olması açısından, global bir krizden bahsedebileceğimiz son 2 yılda, rusya ve doğal gaz problemlerinden ötürü mithiş bir artış oldu tüm dünyada. fakat pakistan'da bu artış türkiye'den daha az oldu. pakistan para birimi bile son yılarda tl'ye karşı değer kazanıyor.
2) işçilik
devvletimizin uyguladığı ekonomi ve finansal politikaları neticesinde orta sınıf yok oluyor ve alt sınıfın pastadaki payı iyice artıyor. asgari ücrete gelen astronomik zamlar ve artan vergiler ile birlikte işçilik maliyetleri tavan yapmış durumda. bakın yaptığımız araştırmalara göre, konfeksiyon üretimi konusunda işçilik maliyetleri, şu an portekiz ile hemen hemen aynı durunda. romanya, polonya, bulgaristan gibi diğer avrupa ülkelerininse üzerindeyiz.
3) döviz kuru
döviz kuru halen daha baskılanıyor. devletin açıkladığı resmi enflasyon rakamı dahi %50 üzerindeyken, kurdaki artış %20-30 civarlarında seyrediyor.
yani enflasyonun altında kalan bir kur artışı var. gözden kaçırılmaması gereken en önemli noktaysa, açıklanan resmi enflasyonun gerçek rakam olup olmadığı. hepimiz bununn farkındayız ve her alanda hissediyoruz. enflasyon açıklanan rakamın çok çok üzerinde. fakat kur artışı maksimum %30 civarında.
kurun gerektiği kadar artmaması, tl'nin olması gerektiğinden çok daha fazla değerli olması ne demek?
tekstil üretimindeki en büyük maliyet kalemleri, işçilik ve enerji. bunların ikisi de tl olarak ödeniyor. resmi/gayri resmi enflasyondan ve ilave olarak yaşanan enerji krizlerinden (rusya doğalgaz, petrol vs) ötürü bu iki büyük maliyet ciddi şekilde arttı.
fakat kur çok daha düşük oranda artış gösterdi. üretilen bir malın maliyeti artıyor fakat kur aynı oranda artmadığı için, o ürünün satış fiyatı döviz bazında yükseliyor haliyle.
bunu anlamayan varsa, örnek vereyim.
geçen yıl 100 lira üretim maliyeti olan bir ürün düşünelim. kuru da 30 lira olarak alalım.%20 kar koyduğumuz zaman 120 lira satış fiyatı 4 usd'ye denk geliyor.
aynı ürünü artan maliyetlerden ve enflasyondan vs dolayı, bugün 160 liraya üretebildiğimizi var sayalım. ki aslında çok daha yüksek bu. 160 liranın üzerine bu sefer %20 kar koyalım. 192 lira satış fiyatı oldu. bunu da bugünkü kurla 40 olarak hesaplarsak (%30 artış varsaydım) 4.9 usd yapıyor. bakın karı dörtte bir oranında azaltıp, %20'den %15'e çeksek bile 4,6 usd yapıyor.
bizim satış fiyatımız arttı, karımız azaldı. ama rekabet ettiğimiz ülkeler, asya ülkelerindeki üreticiler, pakistan, mısır, bangladeş vs, kur artışları enflasyon oranında gerçekleştiği için satış fiyatları bizimkisi gibi artmıyor. haliyle müşteri, türk üreticiden ziyade asyalı üreticiye gidiyor. dünyanın önde gelen markalarının türkiye'den çektiği siparişlerini duysanız dudağınız uçuklar.
ayrıca, ülkedeki güvensizlik, istikrarsızlık da düşünülünce, yabancı yatırımcıların buradan çekilmesine veya daha az gelmesine sebep oluyor.
sonuç olarak şu an önde gelen tekstil bölgelerimizden, bursa, tekirdağ, denizli, maraş vs, çok fazla sayıda üretici kapandı. makineleri kullanmamaktan ve bakımsızlıktan çalışamaz hale geldi.
sonuç olarak tekstil sektöründe kalanlar da ufak ufak yollarını çizmeye başladılar artık.
halkını gözden çıkaran adamlar tekstil sektörüne acır mı sence abdullah? demek ki tekstil bunların cebini doldurmuyor, tarikatlara filan fon oluşturmuyor ki bu haldesiniz.